MERT İNAN İstanbul – Marmara Yaşasın Kervanı adıyla gerçekleştirilen inceleme gezisine öncülük eden isimlerden Kuzey Ormanları Savunması üyesi Levent Büyükbozkırlı Ergene’nin kollarından Çorlu Deresi’nin dördüncü sınıf çok kirli su statüsünde bile daha vahim durumda olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
Kanalizasyon gibi
“İronik olan ise Çorlu Deresi’nin ilçenin Sağlık mahallesinin hemen bitişinden geçiyor olması. Mahalleye Sağlık adını vermişler ama yanından akan dere zehir saçıyor. Uzun yıllardır süregelen ihmaller zinciri Ergene’yi siyaha bulamış durumda” dedi.
Marmara Yaşasın Grubu’ndan İlksen Dinçer Baş da, “Çorlu’nun içinden geçen Çorlu Deresi, Ergene’nin önemli kollarından. Ancak dere dediğimiz aslında tamamen atık su kanalına dönmüş bir kanalizasyon” diye konuştu. Ergene’nin artık nehir olmadığını söyleyen isimlerden Çorlu Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanı Murat Sevgi ise “Tarım topraklarımıza ve yeraltı sularımıza da kimyasal atık deresi haline gelen Ergene suyu bulaşmaya devam ediyor. Sözün bittiği yerdeyiz” ifadelerini kullandı.
Üroloji ve patoloji uzmanı Prof. Dr. Osman İnci ise, “En vahimi, kirli suyun bitki köklerine, toprağın derinlerine kadar geçiyor olması. Buğday tarlaları başta olmak üzere yeraltı sularına kadar bulaşan bir kirlilik söz konusu” ifadelerini kullandı.
‘Çok endişeliyiz’
Cemal Polat (Tekirdağ Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı) : “Trakya tarımsal sulamasının temel kaynağı olan Ergene Nehri sadece sanayi yüküyle değil, evsel atıklar nedeniyle de ciddi kirlilik yükü altında. Nehirden tarlalarını sulayan çok sayıda insan var. İçme suyu olarak kullandığımız yeraltı sularımız da kirleniyor. Halk sağlığı açısından endişeliyiz.”