Çekirdek satarak başladığı iş hayatında kemer, tespih, cüzdan gibi ürünler satan 77 yaşındaki İbrahim Bayır, 53 yıldır sabah erkenden başlayan mesaisinde akşama kadar kilometrelerce yürüyerek caddelerde, kafelerde, dükkanlarda ve kalabalık yerlerde ekmeğini kazanıyor.
Bayır, çocukluğunun ekonomik açıdan zorluklar içerisinde geçtiğini söyledi. Ailesinin ekonomik sıkıntılar yaşadığını anlatan Bayır, “Babam fakirdi ve sürekli bir işe sahip değildi. Bizi de kimseye muhtaç etmedi. Ben de ekmek mücadelesine küçük yaşlarda başladım. Şimdiki çocuklar gibi ne oyun oynadım ne de bisikletim oldu” dedi.
“KAZANDIĞIMA AZ VEYA ÇOK HEP ŞÜKRETTİM”
Askerliğini tamamladıktan sonra seyyar satıcılık yapmaya karar verdiğini söyleyen Bayır, “1970 yılında seyyar arabada tarihi çeşmenin önünde çekirdek satmaya başladım. Çok iyi müşterim oldu. Kese kağıdına doldurup cam bardakla müşterilerime 10 yıl süre ile hizmet ettim. Bu işin tadı başkaydı. Büyük bir istekle işimi yapar ve kazandığım ile mutlu olurdum. O nedenle bana çoğu insan işimden dolayı ‘Çekirdekçi İbrahim’ der. Ardından caddelerde gezerek, kemer, tespih, çorap, esans, cüzdan gibi ürünleri satarak evime ekmek götürdüm. Kazandığıma az veya çok hep şükrettim. İşlerim çok iyi gitti, sermaye yaptım. Ailemi kimseye muhtaç etmedim. Çocuklarımı evlendirdim. Şimdi eşimle mutlu hayat sürüyorum” şeklinde konuştu.
“HER ZAMAN NEŞELİ VE PSİKOLOJİMİN GÜZEL OLMASINI, ÇALIŞMAYA BORÇLUYUM”
Bayır, aradan geçen 53 yılda seyyar satıcılık ile 7 çocuk büyütüp, evlendirdiğini ifade etti. Çalışmaktan mutlu olduğunu belirten Bayır, “İlerleyen yaşıma rağmen hala çalışıyorum. Çalışmadan duramıyorum. Sabahın erken saatlerinde caddelerde ve esnaf dükkanlarında rızkımı arıyorum. Çalışmadan asla yaşayamam. Sağlığım el verdiği sürece çalışmaya devam edeceğim. İşimi zevk alarak ve büyük bir istekle yapıyorum. Yaşım 77 ama hala kendimi genç hissediyor, çalışma gücü buluyorum. Hayat her zaman mücadele etmektir. Emekli olmama rağmen bu mücadeleye devam ediyorum. Seyyar satıcılık yaparak evimi yaptırdım ve çocuklarımı evlendirdim. İşimi asla küçümsemedim. Kazandığıma her zaman kanaat edip şükrettim. Sürekli çalışmasam psikolojik olarak bu kadar rahat olamazdım. Elimiz, ayağımız tuttuğu sürece çalışmaya devam edeceğim. Yaz, kış demeden çalışıyorum. 53 yılda her zaman neşeli ve psikolojimin güzel olmasını, çalışmaya borçluyum. Bu işi bırakmayacağım. Çocuklarımın hepsini iş sahibi yaptım. Bana ihtiyaçları yok” dedi.
“ÇALIŞAN ADAM PASLANMAZ, ÇALIŞMAK KADAR GÜZLE BİR ŞEY YOK”
Gençlere seslenen Bayır, günümüzde gençlerin iş beğenmediğini kaydederek, “Gençler masa başı ve zor olmayan iş istiyor. İyi de herkes masa başında çalışırsa, toprağı kim ekecek, terziliği kim yapacak, ayakkabıyı kim tamir edecek? Kim sanayide çalışacak? Ekmeği kim çıkaracak? İnsan kimseye muhtaç olmayacak şekilde çalışıp rızkını çıkarmalı. Gençler çalışmalı ve parasının kıymetini bilmeli. Çalışan adam paslanmaz, çalışmak kadar güzle bir şey yok. Kötü yola gitmeyin. Memleketimiz güzel memleket. Büyüklere saygılı olun. Çalışan gençleri seviyorum. Çoğu çalışmıyor. Kahve köşelerinde oturuyor. Gençler çalışmalı, ilçemizde iş çok, para bol. Evimde oturamıyorum. Çalışınca güzelleşiyorum. Çalışınca hem vakit geçiriyorum hem de dostlarımla sohbet ediyorum. Gün boyu kilometrelerce yürüsem de yorulmuyorum. Eski yıllar iyiydi güzeldi. Onun tadı başkaydı ama bu da iyi. Kimseye muhtaç değilim. İşimden memnunum” diye konuştu.